Çocuk ve Ergenlerde Empati: Başkasını Anlamaya Giden Yol

Empati Ne Demektir? Empati, bir başkasının yaşadığı duyguyu anlamaya çalışmak ve o duygunun bizde nasıl hissedileceğini hayal etmektir. Birinin yerine kendini koymak, aslında onun ne yaşadığını kalpten kavramaya çalışmaktır.
Çocukluk ve ergenlik dönemlerinde empati becerisi, arkadaşlık kurmak, anlaşmazlıkları çözmek ve daha duyarlı bireyler olmak için çok değerli bir araçtır. Bu yetenek yaşla birlikte gelişir ve doğru ortamda desteklenirse zamanla güçlenir.
Empati Beynimizde Nasıl İşler?
Empati, sadece bir duygu değildir. Beyinde belli bölgelerin, özellikle karar alma ve başkalarını anlamakla ilgili alanların birlikte çalıştığı bir süreçtir. Çocuklar küçük yaşlarda, örneğin ağlayan bir arkadaşlarına oyuncaklarını uzatarak bu duyguyu göstermeye başlar. Ergenlikteyse empati, daha soyut ve derin biçimde ortaya çıkar: örneğin, dışlanan bir sınıf arkadaşını grubuna dahil etmek gibi.
Günlük Hayattan Küçük Empati Örnekleri
Küçük yaşlarda:
- Bir arkadaş ağlarken sessizce yanına oturmak,
- Oyuncağını paylaşmak istemek,
- Birinin konuşmasına gülmemek çünkü utanabileceğini hissetmek.
Ergenlikte:
- Düşük not alan bir arkadaşına moral vermek,
- Sosyal medyada zor durumda kalan birini savunmak,
- Geri planda kalan bir öğrenciyi oyuna davet etmek.
Bu küçük ama anlamlı davranışlar, çocuğun başka birinin duygusuna temas edebildiğinin göstergesidir.
Empati Becerisi Nasıl Desteklenebilir?
Hikâyeler ve sorularla:
Bir öykü okurken ya da film izlerken çocuğa “Sence şu an bu karakter ne hissediyor?” diye sorabilirsiniz. “Sen olsaydın ne yapardın?” gibi basit ama etkili sorularla empatiyi harekete geçirmek mümkündür.
Sanat ve oyun yoluyla:
Kuklalar, resim, tiyatro gibi etkinlikler, çocukların başka rollerle tanışmasını sağlar. Bu deneyimler, başkasının gözüyle bakmayı kolaylaştırır.
Duyguları tanımayı öğretmek:
Yüz ifadelerinden duygu çıkarmak, duygu kartlarıyla kısa hikâyeler oluşturmak ya da “Üzüntü bedeninde nerede hissedilir?” gibi sorularla farkındalık oluşturmak etkili yöntemlerdir.
Dinleme becerileri:
Çocuğa “Seni dikkatle dinliyorum” mesajını vermek, söylediklerini özetlemek ve geri bildirim vermek, onun da benzer şekilde başkalarını dinlemeyi öğrenmesini sağlar.
Ebeveynler Ne Yapabilir?
- Model olun: Empati sadece öğretilecek bir şey değil, yaşatılacak bir örnektir. Çocuğunuzun anlattığı bir olayda onun duygusunu fark edip dile getirin:
👉 “Buna çok üzüldün, seni anlıyorum.” - Duyguları bastırmayın: “Ağlama” yerine “Üzgünsün, bu çok normal” gibi ifadeler çocuğun duygusunu tanımasına yardımcı olur.
- Sorgulama yerine yönlendirme: Kardeşler arasında bir çatışma olduğunda “Sen olsaydın böyle hissetmez miydin?” diyerek empatik düşünmeyi teşvik edin.
- Gözlemle empatiyi tetikleyin: Dışarda ağlayan bir çocuk gördüğünüzde “Sence neden ağlıyor olabilir?” gibi basit bir soruyla düşünmesini sağlayın.
- Sınır koyun ama açıklayın: Alaycı ya da kırıcı davranışlara sadece “yapma” demek yerine, “Bunu yapman onu üzmüş olabilir, fark ettin mi?” şeklinde neden-sonuç ilişkisi kurmasını destekleyin.

Çocuk ve Ergenlerde Kaygı
Kaygı, hepimizin zaman zaman yaşadığı, doğal ve koruyucu bir tepkidir. Özellikle çocukluk ve ergenlik döneminde çevresel değişiklikler, okul baskısı, sosyal ilişkiler gibi etkenler nedeniyle çocuklar da bu duyguyu yoğun bir şekilde yaşayabilir. Ancak bazen bu kaygı, gerçek bir tehdit olmamasına rağmen hayatı zorlaştıran bir hale gelebilir. Böyle durumlarda dikkatli olmak gerekir.
Tamamını Oku
Çocuk ve Ergenlerde Öfkeyi Anlamak
Öfke Nedir? Öfke, herkesin zaman zaman hissettiği, yaşamın doğal bir parçasıdır. Genellikle bir engelle karşılaştığımızda, haksızlığa uğradığımızı düşündüğümüzde ya da tehdit altında hissettiğimizde ortaya çıkar. Aslında öfke, kendi başına kötü ya da zararlı değildir; önemli olan onu nasıl yaşadığımız ve ifade ettiğimizdir.
Tamamını Oku
Çocuk ve Ergenlerde Akran Zorbalığı: Sessiz Bir Alarmı Fark Etmek
Akran Zorbalığı Nedir? Bazı çocuklar, yaşıtları tarafından fiziksel, sözel ya da sosyal yollarla kasıtlı olarak rahatsız edilebilir. Bu durum bir kereye mahsus bir anlaşmazlık değil, güç dengesizliğine dayalı ve tekrarlayan şekilde yaşandığında, "akran zorbalığı" olarak adlandırılır.
Tamamını Oku